Futbol dünyasından ünlü isimlerin ‘yüksek kar vaadiyle fon’ dolandırıldığı olaya ilişkin yeni kayıtlar çıkıyor.
Fonu olarak anılan dolandırıcılık olayında Denizbank eski Levent Şube Müdürü Seçil Erzan’a en çok para kaptıran isimlerden biri Arda Turan’dı.
Son olarak İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın tutuklu sanığı Seçil Erzan’ın müşteki ile üzerinden yaptığı yazışmalarda, parasını almak isteyen Turan’ın yaşadığı sorunlar, sanık Erzan’ın kendisini oyalamaya çalışması yer aldı.
Yazışmalara göre, Turan’ın “Evin içinde panik halindeyim, senden ricam, yarın herhangi bir eksik gedik olmasın. Pazartesi herkes ödeme için mesaj atmış.” şeklindeki mesajına sanık Erzan “Gerçekten sakin ol, ben işin başında sağlam durmalıyım ki işi çözeyim. Sen panik olunca ben de panik olmaya başlıyorum.” yanıtını verdi. Turan da cevabında, 40 gündür benzer problem yaşadığını belirtti.
Arda Turan ile Seçil Erzan arasında yapılan bir görüşme daha ortaya çıktı
Yazışmada sanığın “Hayır, hayır para için panik yapmıyorsun yanlış anladın sen beni, seninki için bekletiyorum onu, konuşamıyorum burada.” sözleri üzerine Turan, “Beklesin Seçil, benim 5 kuruş param yok, kaç para çıkacak yarın? Ben oraya 15 milyona yakın nakit soktum, çıkardın. 35 bin dolar param kaldı, kredi çektim. 5 kuruş param yok Seçil, farkında mısın? Ben şaka yapıyorum gibi geliyor.” ifadelerini kullandı.
Yazışmaların devamında 7 Mart’tan Nisan’a kadar sanığın Turan’a çeşitli söylemlerle “paranı alacaksın” derken, Turan 24 Mart’ta “Ben 2 ayda 1 milyonu zor aldım ve hala oradaki eksi, şu, bu. Yoruluyorum. Öyle bir şey söylüyorsun ki zaten uyku uyumuyorum. 3-4 aydır bir gün oh demedim. Ama her gün bu parayı konuşmaktan düşünmekten kendimden iğrendim. Lütfen rica ediyorum yardımcı ol.” cevabını verdi.
“Ne ramazan bıraktınız ne oruç ne ibadet”
Parasını alamayan Turan sanığa sonraki süreçte “Ne ramazan bıraktınız ne oruç ne ibadet. Sinir krizi geçirtiyorsunuz adama. Ne kadar çıkacak diyorum, ona da cevap yok. Ne olduğu, ne yaptığımız belli değil. Kalkıyorum Emre’ye, Muslera’ya yalan söylüyorum. Hasta oldum. Şimdi sinir krizi geçireceğim.” mesajını yazdı.
Başka bir yazışmada da Turan, müşteki Emre Çolak’ın kendisine attığı “Abi günaydın, bugün para yatıyor mu?” mesajının resmini sanığa iletirken, sanık Erzan ise elinden geleni yaptığını, dayanacak gücü kalmadığını, kimsenin bu yüke katlanamayacağını ifade etti.
Bankanın kamera kayıtları da dosyada
Öte yandan bankaya ait bazı güvenlik kamerası kayıtları da dosyaya girdi. Görüntülerde, tutuklu sanık Ali Yörük’ün, iddiaya göre bazı müştekilerden alarak yanında getirdiği poşetin içendeki parayı bankada teslim etmesi yer aldı.
Yine sanık Seçil Erzan ile yanındaki iki kişinin, 27 Eylül ile 2 Aralık 2022’de masanın üzerindeki paraları çantaya koymaları da güvenlik kamerasınca kaydedildi.
İddianamede kamuoyunun yakından tanıdığı isimler var
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık Seçil Erzan’ın bir bankanın Levent’teki şubesinde müdür olarak çalıştığı ve müşteki Bülent Çeviker’den kişisel güven ilişkisine dayalı 2 milyon dolar alarak yüksek kar vaadiyle yeniden kendisine iade edeceğini bildirdiği kaydediliyor.
İddianamede, Çeviker’e para karşılığında yazılı evrak verildiği ancak daha sonra Çeviker’in Erzan’a ulaşamadığı, durumu bildirdiği bankanın araştırma yaptığı, Erzan hakkında suç duyurusunda bulunduğu ifade ediliyor.
Sanık Erzan’ın bu yöntemle futbolcular, iş insanları ve çeşitli meslek gruplarından müştekilere, yüksek kar getirisi bulunan güvenilir bir fon bulunduğunu ve yine kamuoyunda tanınan Fatih Terim, Hakan Ateş gibi isimlerin bu fona dahil olduğunu söyleyerek, müştekileri bu fona para yatırmaya ikna ettiği anlatılan iddianamede, gerçekte ise böyle bir fonun hiç olmadığının tespit edildiği belirtiliyor.
İddianamede, Erzan’ın, müştekilerin verdiği paralara ilişkin sahte belgeler oluşturarak, bu belgelere bankanın kaşesini ve ıslak imzasını atıp müştekilere teslim ettiği ve dolandırıcılık kastıyla hareket ettiği kaydediliyor.
Erzan’ın 226 yıla kadar hapsi isteniyor
Tutuklu sanık Erzan’ın “özel belgede sahtecilik” ve “tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık” suçlarından 69 yıldan 226 yıla kadar hapsi istenen iddianamede, sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk’ün ise aynı suçlardan 3 yıl ile 65 yıl arasında değişen oranlarda hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesinin iddianameyi kabul etmesi üzerine 4’ü tutuklu 7 sanık 20 Kasım’da hakim karşısına çıkmıştı. Mahkeme heyeti, tutuklu 2 sanığın tahliyesine karar vererek duruşmayı 12 Ocak 2024’e ertelemişti.
Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)